İstanbul kürek şampiyonasına hazırlık mahiyetinde (niteliğinde) Anadolu Hisarı ile Kandilli arasında yapılan kürek teşvik (destek) müsabakalarından sonra şampiyona için büyük bir itina (özen) ile hazırlanan denizcilik heyeti yarış yerini Yenikapı sahilleri olarak tespit etti (belirledi).
Kandilli’deki büyük akıntıda emdikleri süt burunlarından (çıkış noktalarından) gelinceye kadar tabiatla (doğa ile) mücadele ede ede kürek atan denizciler Yenikapı sahillerinde ilk defa hakiki (gerçek) kıymetlerini (değerlerini) ölçebilmek imkânını buldular.
Atletik sporlarda bir atlet (sporcu) için birinciden beşinciye kadar olan kulvarın (parkurun) nasıl yarış ve müsabık (yarışmacı) üzerinde rolü varsa birbirine zıt akan anaforun (girdabın) da kürekçiler üzerindeki rolü çok daha ehemmiyetlidir (önemlidir).
Esasen (Aslında) bu maksatladır ki Peşte’de defalarca seyrettiğimiz gibi, Paris ve Amsterdam olimpiyatlarında dünyanın en kuvvetli (güçlü) kürekçileri Rekabetin (yarışın) tabiatı (doğası) bu tür engellerden (zorluklardan) ötürü dünkü müsabakalarda ikinci ve belki de daha önemli bir noktada dikkati çekiyordu.
Bir sporcunun bilinen ve belirli tarihteki yarışmaya uygun (layık) şekilde hazırlanabilmesi, tam formunun en üst seviyesine ulaşmış olması, antrenman bilgisi açısından en önemli hassasiyetlerden (önceliklerden) biridir.
Teşvik (destek) müsabakalarında (yarışmalarında) zaferden (galibiyetten) zafere koşan Beykozlu kürekçiler dün ancak bir yarış kazanmak suretiyle (şekilde) koca şampiyonada akıntıya kürek çektiler. Müptedilerde (başlangıç seviyesindeki sporcularda), kıdemsizlerde (tecrübesizlerde), nihayet (sonunda) şampiyona üzerindeki kıymeti (önemi) itibariyle en esaslı (önemli) müsabakayı teşkil eden kıdemlilerde (deneyimlilerde) toptan yekûn (tamamı) İstanbul kürek şampiyonluğunu kazanan Galatasaraylılar denizcilik aleminde (dünyasında) kimseye nasip olmayan parlak zaferiyle (başarısıyla) girdikleri işten alınlarının teriyle (emeğiyle) galip (kazanan) çıktılar!
Her sınıf üzerindeki müsabakalar heyecan itibariyle teker teker kıymetli idi.
Haliç’in kıdemsizlerdeki üç çiftesi, Fenerbahçe’nin kıdemlilerdeki tek skif, Beykoz’un gene kıdemlilerde üç çifte’deki yüksek olan galebeleri gözden kaçmıyacak derecede hürmetle eğilmeye değer muvaffakıyetlerdir. Kıdemli yarışlarda Galatasaray, Beykoz, Fenerbahçe arasında öyle çekişmeler oldu ki spor heyecan ve zevkini bilenler için bunun kıymetini ölçmek imkânı pek kolaydır..
Beraber hareket eden, uzun müddet baş başa giden, nihayet santim santim geçerek güreşkicide, seyircide de takati kesen, aradaki vakti bazan kürek boyu, bazan fıta boyu açarak nihai hatta kürekleri üzerine düşerek (yığılan) bir müsabakanın neticesi şöyle böyle karşılanacak bir spor hareketi değildir.
Sabahtan akşama kadar her türlü teşvikten mahrum kürek atanlar, akşamın karanlığında fıtalarını (küreklerini) omuzlayarak kayıkhanelerine de taşımak zaruretinde (zorunluluğunda) kaldıklarını hesap etmiyen futbol idarecileri (yöneticileri) deniz işlerini de çorbaya çevirmeye (bozmaya) azmetmiş (karar vermiş) olacaklar ki klüplerinin (kulüplerinin) sahip bulunmadıkları (olmadığı) ve dolayısıyla idman (antrenman) etmiş olmamaları icap (gerekmek) eden bir müsabakaya talip olarak 4 tek skif müsabakasını seçme ve nihai (son) olmak üzere gürültü ile teklif ve kabul ettirerek muratlarına (hedeflerine) eremeden sahadan mağlup ayrıldılar (yenik ayrıldılar)..
Beykozla (Beykoz ile) Galatasaray arasında son derece heyecanla takip edilen öyle yarışlar oldu ki Oksfort-Kembridç (Oxford-Cambridge) kürekçileri rekabeti de bundan başka bir şey olmasa gerek (başka bir şeye benzemez).
İlhan, Bekir çifti ile Bediî, Nezih çifti bu müsabakaların en başarılı kürekçileridir.
Baştan nihayete (sona) kadar mevzun (düzenli) ve ahenktar (uyumlu) kürek atan bu çiftlerin yarıştan evvel (önce) büyük bir emniyetle (güvenle) küreklere sarılmaları onların yüksek kuvvet (güç) ve kudretlerinin (yetkinliklerinin) en göze batan tarafıdır.
ömer Besim